İngiliz gazeteci Jennie Gow, 45 dakika süren öksürük nöbeti sonrası kısmi felç geçirdi. Günlerce doktor kontrolü altında tutulduktan sonra sağlığına kavuşan Gow, felç tedavisinde erken teşhisin önemini vurguladı.
Radyo sunuculuğu yapan Jennie Gow, bundan 2 yıl önce yaşadığı talihsiz olay hakkında konuştu. O dönem sürekli öksürdüğünü anlatan Gow, ''Öksürüklerim o kadar şiddetliydi ki, defalarca Covid-19 testi bile yaptırdım. Hepsi de negatif çıktı. Yine bir sabah keskin öksürüklerle uykumdan uyandım. Banyoya yüzümü yıkamaya gittiğimde iyice şiddetlendi. O an o kadar kötüleştim ki, aklıma gelen tek şey banyo lavabosuna tutunmak oldu çünkü bayılacak gibi hissediyordum. Sonunda dayanamadım ve yere serildim. Eşim düşme sesimi duyup yanıma koştuğunda kendimden geçmiştim'' dedi.
Apar topar hastaneye kaldırılan Jennie Gow'un yüzünün sağ tarafına inme indiği belirlendi. Bir süre hastanede yatan talihsiz kadın, konuşmakta güçlük çekiyor ve söylemek istediklerini beyaz bir tahtaya yazıyordu. Jennie Gow, ''Felç belirtilerini önceden görebilmek çok önemli. Çünkü erken teşhis, tedavinin olumlu şekilde ilerlemesine epey fayda sağlıyor. Günlerce hastanede yattım, bir daha hiç konuşamayacağımı ve beynimi eskisi gibi kullanamayacağımı sanıyordum'' ifadelerini kullandı.
Öksürük, genellikle solunum yolu enfeksiyonları, alerjik reaksiyonlar, kronik akciğer hastalıkları veya soğuk algınlığı gibi durumlarla ilişkilidir. Öksürük, bir şekilde vücutta basınç artışına yol açar. Bu artış, özellikle karın ve torasik bölgedeki damarlar üzerinde baskı oluşturur. Şiddetli öksürük sırasında torasik ve karın bölgesindeki kaslar kasıldığında, beyindeki basınç artabilir. Bu artış, beyin damarlarında gerilmelere ve mikro damarların zayıflamasına neden olur. Uzun süreli ve aşırı öksürük, özellikle zayıf damar duvarlarına sahip kişilerde, beyin damarlarında mikroskopik yırtıklara zemin hazırlayabilir.
Şiddetli öksürük sırasında, beynin içindeki damarlar üzerinde yapılan baskı sonucu kanama meydana gelebilir. Bu duruma subaraknoid kanama adı verilir ve beyin kanaması, felçle bağlantılı olan ciddi bir sağlık sorunudur. Öksürük nedeniyle intrakraniyal basınç artışı, beyindeki damarları zorlayabilir. Bu, özellikle zayıf damar yapısına sahip bireylerde kanama riskini artırabilir. İntrakraniyal kanama, beyindeki normal kan akışını engelleyebilir, bu da felce neden olur.
2020 yılında yapılan bir araştırmada, şiddetli öksürüğün, arteriyovenöz malformasyon veya anevrizma gibi damar anomalilerinin varlığı durumunda kanama riskini artırdığı keşfedildi. Bu tür damar anomalileri, damarların zayıf olduğu ve yırtılma olasılığının arttığı durumlarda ortaya çıkar. Öksürük sırasında damarlar üzerindeki baskı, felce yol açabilecek beyin kanamalarına neden olabilir. Öksürüğün doğrudan felce yol açması nadir olsa da, şiddetli öksürük, kalp-damar hastalıkları ve yüksek tansiyon gibi durumlarla ilişkilidir ve bu hastalıklar felç riskini artırabilir. Öksürüğün yüksek tansiyon üzerindeki etkisi, beyin damarları üzerinde negatif bir etki yaratabilir.