İsrail'de Başbakan Binyamin Netanyahu öncülüğündeki koalisyon hükümetinin yargı düzenlemesine karşı protestolar 33. haftada da devam etti.
Netanyahu öncülüğündeki aşırı sağcı koalisyon hükümetinin yargı düzenlemesi ve sağ politikalarına karşı her hafta cumartesi akşamı kitlesel gösteriler düzenleyen İsrailliler, protestoların 33'üncü haftasında ülke genelinde yine meydanlardaydı.
Başta Tel Aviv, Batı Kudüs, Hayfa ve Herzliya gibi kentler olmak üzere ülke genelinde onlarca farklı noktadaki gösterilere on binlerce İsrailli katıldı.
Her hafta olduğu gibi en yoğun katılımlı gösteriye ev sahipliği yapan Tel Aviv'de protestocular, Kaplan Caddesi'ndeki Hükümet Kompleksi'nin önünde toplandı.
İsrail’in Kanal 13 televizyonuna göre, Tel Aviv’deki gösteriye 101 bin kişi katıldı.
Meydandaki protestocular, işgal altındaki Batı Şeria'da düzenlenen silahlı saldırıda hayatını kaybeden iki İsrailli yerleşimci için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu.
Gösteride İsrailli şarkıcı Netta Barzilai, İsrail milli marşını seslendirdi.
İsrail bayrakları taşıyan protestocular davullar, düdükler ve havalı kornalarla ritim tutarak "demokrasi" sloganları attı.
Kaplan Caddesi'nde her hafta bir ana sloganın yer aldığı dev pankart açan göstericiler, bu hafta "Sen arkada otur" yazılı pankartı taşıdı.
Ülkede yakın zamanda otobüse binen genç bir kızın kıyafeti nedeniyle şoförün "Sen arkada otur." şeklinde sözlü uyarısına maruz kalması, tartışma konusu olmuştu.
Onlarca protestocu da Tel Aviv'in ana arteri Ayalon otoyolunu trafiğe kapattı. Yol kısa süreliğine kapalı kaldıktan sonra yeniden açıldı.
Batı Kudüs'te de protestocular İsrail Cumhurbaşkanı'nın konutunun önünde toplandı.
Muhalefet lideri Yair Lapid de protestolara ülkenin kuzeyindeki Krayot bölgesinde katıldı.
Eski Başbakan ve Gelecek Var (Yeş Atid) Partisi lideri Lapid, eski adı Twitter olan sosyal medya platformu X’ten yaptığı açıklamada, Başbakan Binyamin Netanyahu ile bir birlik hükümeti kurmaya gitmeyeceğini belirtti.
Lapid, "Bu hükümet iş yapamıyor ve evine dönmesi gerekiyor. Bu, bizim planımız. Gerçekleşmeyecek mucizelere inanmıyoruz. Ahlaki omurgamızı kıracak hileli bir birlik hükümetine gitmeyeceğiz. Bu hükümet düşecek ve seçime gideceğiz." ifadelerini kullandı.
İsrail Adalet Bakanı Yariv Levin'in 5 Ocak'ta duyurduğu "yargı reformu" Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandırma ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olması gibi değişiklikler içeriyor.
Başbakan Netanyahu, 27 Mart'ta, ülke çapında giderek artan kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesini ertelediğini açıklamış ancak 2023-2024 bütçesinin mayıs sonunda Meclis'ten geçmesinin ardından yargı düzenlemesini tekrar gündeme getireceklerini duyurmuştu.
Hükümet, muhalefetle müzakerelerin tıkanmasının ardından yakın zamanda yargı düzenlemesi için yeniden düğmeye basmıştı.
Netanyahu hükümeti, Yüksek Mahkemenin hükümet üzerindeki denetimini kaldıracak yasa tasarısını ülke çapında kitlesel protestolar ve yoğun kamuoyu tartışmalarına rağmen 24 Temmuz'da Meclis'te muhalefetin boykot ettiği oturumda kabul etmişti.
Hükümetin "yargı reformuna" karşı çıkan; aralarında savaş pilotları, denizaltı subayları ve diğer elit birliklerin yer aldığı binlerce İsrailli, gönüllü yedek askerlik görevini bırakma kararı almıştı.
Yüksek Mahkeme, hükümetin yargı düzenlemesinde meclisten geçen iki yasayı eylülde görüşeceğini açıklamıştı.
İsrail'de siyaset, ordu, güvenlik, ekonomi ve yargıda üst düzey görevlerde bulunmuş isimler, hükümetin yargı düzenlemesine karşı olduklarını açıklamıştı.
Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesi karşıtı protesto hareketi, 8 aydır gösterilerine devam ediyor.