Bundan iki ay önce, 23 Haziran’da Rus paramiliter gücü Wagner, Rusya lideri Vladimir Putine bayrak açtı, tanklarla Moskova’ya yürüyüşe geçti. 48 saatten kısa süren bu sürpriz isyan sonrası katılımcıların akıbeti çok tartışıldı. Grubun tasfiyesine karar verilse de Afrika’da eskisi gibi aktifler. İsyan sonrası Wagner’in varlığını Glasgow Üniversitesi'nden Mattia Caniglia NTV’ye verdiği demeçte anlattı.
Haber: Muhammed KAFADAR Rus paramiliter gücü Wagner, Ukrayna savaşı yüzünden Moskovayla ayrı düşüp Vladimir Putin’e isyan bayrağı açınca tasviyelerine karar verildi. Ancak kısa sürede anlaşıldı ki, Wagner’den vazgeçmek Putin için o kadar kolay değil. İsyan sonrası Belarus’ta bir üs verilen Wagner, Afrika’daki faaliyetlerine de devam ediyor. NTV’nin sorularını yanıtlayan Glasgow Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mattia Caniglia, Afrika’daki Wagner varlığının hem Putin hem muhatap ülkeler için vazgeçilmez olduğunu anlattı. Yıllardır Wagner üzerine araştırmalar yürüten Caniglia, isyandan sonra Afrika’daki Wagner militanlarına ne olacağına dair bir kafa karışıklığı yaşandığını, ancak bunun çok kısa sürdüğünü söyledi. Caniglia, “Kısa süreli bir belirsizlikten sonra Wagner’in işlerine her zamanki gibi devam edeceği mesajı gönderildi” dedi. Wagner’in tarihinin Afrikada’ki varlığından ayrı düşünülemeyeceğine vurgu yapan Caniglia, grup ve patronu Yevgeniv Prigojin “ne probleme sebep olursa olsun” yıllar boyunca sağladıkları kazancın bir anda silinmesinin beklenemeyeceğini kaydetti.
ESKİ KOMUTANLAR HÂLÂ GÖREVDE İsyanın bastırılmasından sonra Moskova’da polis, Wagner genel merkezine baskın düzenlemiş, reklam panolarından da Rusları Wagner’e katılmaya çağıran ilanlar çıkarılmıştı. Ancak Wagner’e yönelik bu baskının şimdilik Moskova ile sınırlı kaldığı anlaşılıyor. Caniglia, “Wagner'in isyancı patronu Prigojine yakın liderler hala yerinde. Wagner bundan sonra başka bir isimle çağırılabilir. Gelecek aylarda bir marka değişimi görebiliriz. Ama bunun bir önemi yok. Wagner zaten iç içe geçmiş şirketler ağı. Şirketlerin isimlerini değiştirerek aynı şekilde yönetmek zor olmayacaktır” dedi. Eski Fransız sömürgesi Nijer’deki darbede üzerine Rusya ve Wagner’in kıtadaki rolü de sorgulanıyor. Uzmanlar ise Rusya’nın Afrika’da yapabileceklerinin abartıldığı görüşünde. Nijer’den Mali’ye darbeler sonrası kalabalıkların sokaklarda Rus bayraklarıyla Fransa karşıtı sloganlar atarken görüldüğünü hatırlatan Caniglia şöyle konuştu:
NİJER’DE WAGNER VAR MI? “Temelde bu bir iletişim kampanyası. Rusya’nın etkisini daha büyük göstermek için Fransa karşıtı duygular kullanılıyor ve bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Gerçekte Moskova’nın Afrika’ya yaklaşımı son derece oportunistik. Yapabilecekleri sınırlı.” Wagner’in Nijer’de bir gücü bulunmuyor. Ancak komşusu Mali’de beş bin kadar personeli olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca bölge ülkeleri Sudan ve Orta Afrika Cumhuriyetinde de binler personeli var. Fakat bunların hepsi silahlı kişiler değil. İç içe geçmiş bir şirketler ağı olan Wagner, siyasi danışmanlık, film yapımı ve maden işletmeciliği gibi hizmetler de veriyor. Afrika’daki personelin bir kısmını bu şirketlerde görevli sivil uzmanlar oluşturuyor.
