Evindeki jakuzide hayatını kaybetmesinin ardından yapıla otopsi sonucu Matthew Perry'nin ölüm nedeni "ketaminin akut etkileri" olarak açıklanmıştı. Doktorlar ilacın denetimsiz kullanımının tehlikeli olabileceği konusunda uyardı. İlaç, beyinde şizofreni hastalığı ile aynı tepkimelere yol açıyor.
Geçen ay hayatını kaybeden Friends dizisinin yıldızı Matthew Perry'nin ölümünde "ketamin"in rol oynadığı otopsi sonucunda ortaya çıkınca, ilacın etkileri merak konusu oldu. Uzmanlara göre ketamin, depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu gibi psikolojik rahatsızlıkların tedavisinde kullanılabiliyor. Bu normalleşme ile insanlar ilaçların denetimsiz kullanımının "tehlikeli" olabileceğini unuttu. Doktorlar, ketaminin vücut işlevini durduran ve yüksek dozlarda ölümcül olabilen bir sakinleştirici olduğunu belirtti.
Ketamin, operasyonlar sırasında insanların ve hayvanların acı çekmesini önlemek için kullanılan güçlü bir genel anestezi maddesi. Bu ilaç, sinir sistemindeki eylemleri kontrol eden beyin aktivitesini bloke ederek çalışıyor. Ketamin beyin aktivitesini bastırarak duyuları hızla köreltiyor, ağrıyı önlüyor, uykuyu teşvik ediyor ve hafıza kaybına neden oluyor. Bunlar ilacın anestezik kullanımının yan etkilerinden bazıları. Bu nedenle ilaç genellikle anestezi dışı amaçlarla kullanıldığında doktor tavsiyesi ile ve küçük dozlarda alınıyor. Bu dozlarda kullanıcılara coşku hissi, beden dışı deneyimler ve halüsinasyonlar yaşatıyor.
Daha yüksek dozlar yoğun bir ayrışma hissine, bağlantının kopmasına veya gerçeklikle bağlantı kurulamamasına neden oluyor. İlacın düzenli kullanılması halinde uzun vadede ne gibi yan etkileri olabileceği henüz bilinmiyor.
Ancak Columbia Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, 10 gün boyunca ketamin verilen farelerde şizofrenide meydana gelenlere benzer beyin değişiklikleri görüldüğünü buldu. Araştırma sonucunda ilaca tekrar tekrar maruz kalmanın, beynin hafızayı, ruh halini, uykuyu, öğrenmeyi, konsantrasyonu ve hareketi destekleyen kısımlarını yapısal olarak değiştirdiği tespit edildi.
Araştırmacılar, ilacın denetimsiz bir şekilde kullanılmaması konusunda uyarırken, farelerde saptanan değişikliklerin şizofreni gibi zihinsel sağlık koşullarında görülenlere benzer olduğunu söyledi. Şizofreni, genellikle hastaların gerçeklikle bağlantısını kaybetmesine neden olan kronik ve ciddi bir zihinsel bozukluk olarak tanımlanıyor.